Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
inklusiv-
önünde olan
Historia
Frases
Significados de
"önünde olan"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
Technical
1
Technical
önünde olan
anteal
adj.
Significados de
"önünde olan"
con otros términos en diccionario inglés turco: 17 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
önünde bahçe olan ev
house with front garden
n.
2
General
üst satıra aktarılan ve önünde sol açılı ayraç olan satır sonu
hookup
n.
3
General
herkesin önünde ve tehlikede olan
on the line
adj.
4
General
kamunun gözü önünde olan
goldfish
adj.
5
General
gözler önünde olan
in the sun
adj.
Technical
6
Technical
üst satıra aktarılan ve önünde sol açılı ayraç olan satır sonu
hookup
n.
7
Technical
üst satıra aktarılan ve önünde sol açılı ayraç olan bir satır sonu
hook-up
n.
Textile
8
Textile
17. ve 18. yüzyıllarda özellikle kadınlar arasında popüler olan, içteki kıyafeti ve iç etekliği göstermesi için önünde açıklık bulunan ve genellikle dökümlü duran bir elbise veya rop
mantua
n.
Architecture
9
Architecture
(bina) önünde bir sıra sütun olan
prostyle
adj.
Medical
10
Medical
optik lobun önünde olan
preoptic
adj.
Anatomy
11
Anatomy
kalbin önünde olan
precordial
adj.
Dentistry
12
Dentistry
azı dişinin önünde olan
praemolar
adj.
Parasitology
13
Parasitology
hem önünde hem de arkasında özel bir kamçısı olan bir tür halkalı kurt larvası
amphitrocha
n.
Zoology
14
Zoology
(dört ayaklılarda) kafanın gözlerin önünde olan bölümü
foreface
n.
Sport
15
Sport
(körlingde) fırlatılan taşın durmakta olan bir taşın tam önünde durduğu atış tekniği
freeze
n.
16
Sport
(krikette meydancı veya meydancı pozisyonu) vurucu çizgisinin önünde olan
forward
adj.
Theatre
17
Theatre
sahnenin önünde olan
downstage
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of önünde olan
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy